Evet, illegal şeylere bulaştım Wayne. Yasa dışı kafes dövüşlerinin neredeyse bir numaralı dövüşçüsüyüm. Ama enayi dümbelekleri çok iyi para basıyorlar, Theron beni her gün deli gibi çalıştırıyor. Günden güne daha çok güçlendiğimi hissedebiliyorum.

Hâlâ uyuyamıyorum, derin bir uykuya dalıp seni görmeyi çok istiyorum. Resimlere bakmak artık yetmiyor.

Ağlayamıyorum, bir türlü bir şeyler hissedemiyorum artık. Sadece çok öfkeliyim, o kadar öfkeliyim ki hiçbir zaman dinmeyecekmiş gibi. Ölümünün üzerinden bir sene geçti, hâlâ intikamını alamadım. Bazen o kadar yerimde duramıyorum ki kanım kaynıyor, direkt öldürmek istiyorum o herifi. Theron benim her zaman önüme geçiyor. Genelde bazenleri bu yüzden kavga ediyoruz. Bunu yapmamın hiçbir anlamı olmadığını söylüyor, aylardır yaptığımız takiplerin ve araştırmalar boşa gidecek diyor. Ve sadece kendimi yakacağımdan bahsediyor.

Theron ile etraftaki insanları dövmeye çıkıyoruz bazen. Ama hak edenleri. Beni genellikle böyle eğitiyordu, karşıma dövülmeyi hak eden bir adamı koyup nasıl yumruklarımı, kroşelerimi ve tekmelerimi güçlendireceğimi gösteriyordu. Theron iyi birisiydi, korkunç ve kötü bir adammış gibi duruyordu ama o gerçekten sadece iyilik istiyordu.

Heather’ı gönderdiğimde Theron ile içeri girdik. “Ver bakayım şunu.” Çocuk telefonu uzattığında koltuğa oturdu. Bende yanına oturdum ve videoya tıkladı. “Ulan adamın eşkali belli olmuyor ki, on ay içinde sadece bunu mu yakalayabildiniz?”

“Adam milletvekili, yaklaşmamız o kadar kolay olmuyor. Her zaman bir elimizle yastığın altında tuttuğumuz bıçakla uyuyoruz.”

Videoda Micheal Armstrong’un karısını aldattığı bir görüntü vardı. Ama suratı gerçektende belli olmuyordu. “Ver bir bana bakayım.” Elinden telefonu aldım ve adamın suratına yaklaştırdım. “Sana bir şey diyeyim mi? Evini yakmak daha mantıklı, gel işte sana iki şişe molotof çözeriz. Alırız birkaç kişiyi patlatırız içerisini.”

“Kendin söyledin zamanında, bu kadar basit olmamalı. Adi herif, şöhretini kaybedecek diye götü titremekten durmuyor. Bu videoyu yayınlayacağız, ortamı ısıtacak. İlk başta ailesi yıkılacak, sonrasında Wayne’nin darp izlerini paylaşacağız. En sonunda da içimizden bir çocuğu gönderip ona bulaşmasını sağlayacağız, çektiğimiz videoyu kırpıp biçeceğiz ve sanki o çocuğa bulaşmış gibi göstereceğiz. Wayne’nin öldüğü gibi ölecek. Kamuoyu tarafından öldürülecek.”

Theron arkasına yaslanıp bacaklarını koltuğa uzattı. Bir sigara yaktı ve başını geriye yasladı. “İntikam hikayeni zaten yüz kez dinledim. Yapacağız diyorsam yapacağız, sen sadece ne zaman hazır olursan o zaman bana haber ver. Adamın yüzünü netletiriz, sıkıntı değil. Video’nun patlamasıda sadece on saniye sürer.”

“Matias ne zaman geliyor?”

“Yarın akşam gelecek.” Telefonu kapatıp sehpaya fırlattım. “Dövüşten sonra mı yapacağız?” Başını sallayarak onayladı ve dumanı üfledi. Videoyu çeken çocuğa döndüm. “Yarına kadar daha net bir şey yakalayabilir misiniz? Bir saniye bile çok değerli.”

“Denerim, yarın kız hakkında derinlemesine bir araştırma yaparız. Belki ortaya daha iyi şeyler çıkabilir.” Başımı sallayarak onayladım. Theron çocuğa çıkmasını söylediğinde odadan ayrıldı. “Kontrollerine gitmiyorsun?”

Ayaklarımla onu dürtüp kenara ittirdim. Koltuğun kenarına kaydığında uzandım. “Sıktı artık, her ay her ay yoruldum git gel yapmaktan. Hem zaten ben bildiğim sürece onların bilmesine ne gerek var?”

“Aman, kulağından tutup, delirdiiiii, diye götürmeyeyim de seni.” Bacaklarımı kucağından ittirdi ve ayağa kalktı. Sigarayı küllüğe bastırıp çalışma masasına ilerledi. Onu seyrettim. Masadaki defteri getirdiğinde koltuğun yanındaki sandalyeye oturdu. “Yarın bahisler iyi olacak. Sen ve o öküz herif.”

“İspanyol olan mı?” Başını sallayarak onayladı. “Olmadı cebine bir muşta alırsın. Sağ baldırının sağ tarafı hassas noktası.” Tam olarak neresi olduğunu gösterdi. Çok açıkta bir yerdi. “Kimse bilmiyor, sen buraya saldır, tamam mı? Özellikle zaten orasını korumaya çalışıyor. Sen dikkatini dağıt, sonra bir anda parçala orayı. Gerekirse muştayla tekrar aç yarasını, o bahisi kazanman lazım.”

“Tamam, halledeceğim.” Saçlarımı karıştırdığında gülümsedi. “Harikasın.” Elini ittirdim ve oturur bir pozisyona geçtim. “Hadi gel biraz dövüşelim.” İlerlerken gelip gelmediğimi kontrol etmek için durdu ve bana döndü. “Hadisene.” Kalkarak peşinden kafese gittim.

***

Birkaç saat dövüş antrenmanı yaptık. Theron genelde beni antrenman ayağına dövüyor. Patlayan dudağımı temizledikten sonra gözümün altındaki morluklara baktım. “Hayvan gibisin ya, gücünün yarısını bile kullanmıyorsun.” Güldü. “Öğreneceksin, öğreneceksin…” Kaşlarımı çatıp ona baktığımda bakışlarını hemen gülerek kaçırdı. “Yerimde duramıyorum, adam gelse de hemen halletsek şunu.”

Kıpır kıpırdım. Zaman geçmek bilmiyordu. “Videoyu paylaşmadan önce ilk başta bir çocuğa saldırdığı videoyu ayarlamamız lazım.” Yerde ki su şişesini alarak başına dikti. Lıkır lıkır içtiğinde elimi uzattım. Bana bakıp şişeyi uzattı. Tüm suyu bitirdiğimde Micheal’ın videolarını getiren çocuğun merdivenlerden koşarak indiğini gördüm.

O sırada dövüşlerde ve antrenmanlarda kırılmasın diye çıkardığım saatimi bileğime takıyordum.

Her bir basamakta sevinçli küfürlerle iniyordu. “N’oluyor lan?” Theron kafesin kapısına geçip ona baktı. Hızını alamayıp durmayı beceremediğinde gözlüklü onu sıkıca tuttu. “N’oluyor Nico?” Çocuk durdu ve soluklandı. Ellerini bacaklarına yasladı. “Millet— milletvekili…” Yerden kalkıp yanlarına gittim. “N’olmuş ona?” Hâlâ soluklanıyordu. Tutup onu salladığımda Theron beni geriye çekti. “Dur bir soluklansın.” Ona yeni bir şişe uzatıp suyu içmesini istedi. Nicolas suyu başına diktiğinde tek seferde bitirdi. Bize bakarak gülümsedi.

“Görüntülerdeki kız… reşit— reşit değil…”

“Ney?” Theron şaşırarak gözlüklerini çıkardı ve kapatarak ona baktı. “Reşit değil mi?” Oğlan onayladı. “İl lisesinde son sınıf öğrencisi. Okulda çok popüler bir kız, genelde yaşından büyük adamlarla takılıyor. Bu Michael ile yaklaşık bir, iki senedir sevgililer.” Ceketinden çıkardığı kağıdı açarak bize çevirdi. “Kızın hakkında tüm bilgiler. Bunlarla reşit olmadığını kanıtlayıp sosyal medyaya yayabiliriz.”

Kızın resmine baktığımda gerçekten ne kadar genç durduğunu fark ettim. Midem bulanmıştı, kıza üzülürken bir yandanda oldukça sevinmiştim. Milletvekilinin infazı daha sarsıcı olacaktı.

“Kamuoyu bunu duyduktan sonra onu yaşatmayacaktır.” Theron gülerek bana baktı ve sırtıma vurdu. “Armstrong bitti lan. N’apsam, milletvekilliğine şimdiden aday mı olsam? Olmaz mı benden he? Ne diyo’n Nico?” Çocuk güldü. “Tüm oylar sana.”

Nicolas’ın bana attığı görüntüleri paylaşmak için telefonumu çıkardım. Theron ne yaptığımı seyretti, tam paylaşacaktım ki hızla telefonu elimden alıp sildi. “N’apıyorsun lan sen?”

“Öylece kendi verilerinle mi paylaşacaksın? Salak mısın oğlum sen? Biz ne diye adamı bekliyoruz, unuttun mu? Anlıyorum seni ama azıcık sık dişini, yarın gelecek işte.” Sinirle bir iç çektim. Telefonumu cebime attı. “Dayan, dayan. Eninde sonunda cezasını çekecek.” Sinirle yüzümü ovaladım.

Çok az kaldı Wayne. Onu, sana yaptıkları gibi öldürteceğiz. Hak ettiğini en sonunda bulacak. Rahat bir şekilde dinlenebileceksin. Başından beri bana yaptırmadığın şeyi şimdi yaparak tüm her şeyin bedelini ödettireceğim. Sadece senin için.




novebo yorum yok

İlk yorum yazan sen ol!


Henüz yorum yapılmadı

Novebo discord sunucusu