Xanthus'un evine yol aldım, onunla artık konuşmam gerektiğini biliyordum.
Çok gergindim ve neredeyse avuçlarım terliyordu. Kapının önünde durdum ve yutkundum.
Beni gördüğünde tekrardan bana bir yaratıkmışım gibi davranacak mıydı ki?
Derin nefes alarak kapıyı çaldım. Yapmasa mıydım? Gelmekle hata mı ettim? Geri mi dönsem?
Sheldon kapıyı açtı.
“Seth? Xanthus nerde?"
Bilmediğimi söylediğimde panikledi.
“Senin yanına geleceğini söylemişti, gelmedi mi?"
Başımı sallayarak reddettim.
Daha da panikledi, gözleri irileşti ve hemen telefonunu alıp Xanthus'u aradı.
"Açmıyor. Sikeyim, açmıyor."
Ayakkabısını ve ceketini alelacele giyerek evden çıktı.
“Nereye gitmiş olabileceğini biliyor musun?"
Onunla hızlı adımlarla ilerliyorduk.
Sheldon bu kadar endişelendiyse eğer bir sorunun olduğu kesindi, bende aynı şekilde endişelenmeye başladım. Aklıma gelebilen en iyi şeyi düşünmeye çalıştım ama sadece kötü düşünceler vardı.
Xanthus'un olabileceği bir yer düşündüm, düşünürken ellerimi sıvazlayıp durdum.
"B...bilmiyorum... aklıma... aklıma gelmiyor."
Dudağımı ısırıp çekiştirdim. Sheldon beni omuzlarından tutup hızla salladı.
“Seth, düşün. Düşünmelisin, önemli bu, hemde çok önemli. Sakin ol, her zaman birlikte olduğunuz yerleri düşün... ya da ne bileyim, mal aldığınız yerleri."
O anda aklıma geldi, malı aldığımız yer. Hızla hareketlendim ve oraya doğru acele adımlarla ilerledim, Sheldon beni arkamdan takip ediyor olmalıydı.
Göğüsüm sıkışıyordu, oraya yaklaştıkça içimde ki iğrenç his daha da büyüyordu.
Sokağı döndüğümüzde kalabalığı gördüm, Sheldon hemen oraya koştu ve insanları ittirerek içine girdi. Korkunç bir sessizlik vardı. İnsanların fısıltılarını duyabiliyordum.
“İntihar mı etmiş?"
“Ağzındaki köpüğü gördün mü?"
“Yazık."
“Uyuşturucu insana neler yapıyor böyle..."
“Babasını aramamızı söylerken nasıl çığlık attığını duydun mu?”
Nefesim kesildi. Kalabalığın içine yavaş adımlarla girerken insanları ittirdim. Yaklaştıkça Sheldon'un sesini duydum.
Oraya geldiğimde, göreceğim şeyi tahmin etmiştim ancak kendime bunu hazırlayamamıştım. Sadece dona kaldım.
Sheldon onun başını kucağına almış, göğüsüne yaslamış, sarılmıştı. Hüngür hüngür ağlıyordu, Sheldon'u daha önce böyle hiç görmemiştim.
Oğlunun ismini sayıklıyordu, yakarıyordu. Çaresizce ağzından akmış beyaz köpüğü eliyle silmişti, gülümsüyordu.
Uyanacak diyordu, bir şeyin olmadığını ve iyileşeceğini söylüyordu.
Oysa Xanthus yerde bir düşmüş melek gibi yatıyordu. Bembeyaz teni, siyah saçı ve parlayan, açık kalmış tek mavi gözü.
Sheldon insanlara bağırdı, ambulansı aramaları gerektiğini ve artık bakmamalarını söyledi. Oğlunun yüzünü sakladı onlardan, ona öyle bakmalarını istemedi, öldüğünde bile garip şekilde ona baksınlar istemedi.
İnsanlara döndüm, dağılmalarını haykırdım, inatla bir modern sanatmış gibi düşmüş meleği seyrederken onları ittirdim.
Hepsi yavaştan uzaklaşırken hala arkalarına dönüp bakıyorlardı.
Yutkunarak onun yanına yaklaştım, eğildim, Sheldon'u tuttum ancak elimi ittirdi.
Sonra Xanthus'un yüzünü açtı, göğüsünden çekti. Nasıl bir acı çektiğini hayal edemedim, bana yaşamak istediğini söylerken nasıl kanlı canlı öldüğünü görmek midemi bulandırdı, kusmak istedim.
Hayatta çok az acı çekmiş gibi bir de ölürken mi diri diri yandı canı? O yüzden mi yanakları ve gözü ıslaktı?
Ambulans geldi, Xanthus'u kontrol ettikten sonra onu ceset torbasına koydular.
Sheldon onu bırakmadı, görevlilere yalvardı yakardı ama bırakmak zorunda kaldı. O hala ağlıyordu.
Ben ise hala nefes almakta güçlük çekiyordum. Etrafı yumruklamak istiyordum.
Sheldon’a neden söylemedim hala acı çektiğini? Neden onu yalnız bıraktım ki? O gün neden peşinden gitmedim? Neyi bekledim?.. Onun gelip benden özür dilemesini mi bekledim? Hepsi benim suçumdu, onu yalnız bırakmasaydım tek dostumu kaybetmezdim.
Bazen gururu bırakıp konuşmak gerekir, çünkü ertesi günün garantisi yok.
Ölüm sandığımızdan daha yakın ve habersiz.
Gördün mü Xanthus? Dilekler söylenince kabul olmuyormuş.
BÖLÜM NOTU
eğer okuma fırsatın olsaydı benimle gurur duyardın, bu yüzden seni burada yaşatayım diye bu bölüm senin için sevgili babacığım;
huzur içinde uyu.
İlk yorum yazan sen ol!
Henüz yorum yapılmadı