Giriş
Yeni doğmuş olan güneşin ışıltıları, geceyi tümüyle yok etti. Gökyüzü, güneşin yeni saçılmış ışıkları ile doğdu. Rüzgarın şiddetli esintisi, artık yok olmuştu. Yerine hafif bir esinti yer aldı.
Aaron, özel bir şeyini Teyat ile paylaşmayı söyledikten sonra bir süre derin düşüncelere dalmış gibi bir yüz ifadesini korudu.
O sırada gül ve yeşil yapraklar ağaçtan döküldüğü için Teyat'ın yüzüne geldikçe Teyat, sinirle gül yapraklarını yüzünden atıyordu.
'Lanet yapraklar beni bırakmıyorlar!'
Teyat, yüzünden delice yaprakları tutup, atarken o sırada derin düşüncelere dalmış olan Aaron, Teyat'ı eylemini gördükten sonra küçük bir kıkırdama çıkardı.
"Desene aşk seni bulmak istiyor. Çünkü güller seni istiyor."
Teyat, aşk kelimesini duyduğu anda bu kelimeye karşı büyük bir yabancılık hissetti.
'Aşk.. ben ve aşk? Bildiğimiz insanların üremek için gereken o his mi?'
"Aşk mı? Ah evet. Peki.. dünyanın sonu ne zaman geliyor?"
Aaron'un kıkırdaması saniyeler önceki kıkırdamadan biraz daha fazla çıktı. Sevinçli bir ifade ile sordu.
"Ne yani? Hiç aşık olmadın mı?
"Hayır."
"Nedenini sormak istemiyorum ama merak ettim. Hiç aşk duygusuna kapılmadın mı?"
Bu soruya üst düzeyde yabancılık duygusunu hisseten Teyat, başını yere doğru çevirdi. Kısa bir süre yüzü normal bir ifadeyi koruduktan sonra yüzünde hafif bir tebessüm belirdi.
"Bilmiyorum. Aslında biliyorum. Yani bu konu üzerinde hiç düşünmedim. Hiç kafa yormadım. Bu konuya kafa yormamamın sebebi hayatımda aşkdan daha önemli şeylerin var olmasıydı. Ônemsenecek hayır, önemsenmesi gereken şeyleri aşkdan daha üstte tutmamdı."
'Ama aşkı deneyimlemek isterim. Herhalde.'
Aaron, Teyat'ın aşk duygusu üzerindeki görüşü hakkında büyük bir merak duygusuna kapıldı. Sorular sormaya devam etti.
"Aşk duygusundan üstte tuttuğun şeyler nelerdir? Özel değilse söyler misin? Merakımı yok etmek isterim."
'Özel durumlar olsa bile o özel durumlar yok oldu. Ailemin ölmesiyle ve kısa süren özgürlüğümün istemediğim bir şeyi omuzlarıma yüklemesiyle yok oldu. Ben karanlığın ruhuymuşum. Siktir git. Sıradan bir insan olmam daha mutlu eder beni tsk!"
•
Aaron ve Teyat arasında geçen bu uzun diyaloglar devam etti.
Teyat içinden uzun ve isyankâr bir çatışma geçirdikten sonra, derin bir iç çekerek cevap verdi.
"Bana göre aşk duygusu, illa karşı cinse duyulan, evlenme veya onun gibi dürtülerden daha fazlasıdır. Aşk sevgi demektir. Aşk eyleme dönüştürülmesi, sadece karşı cinsle bitmez. Sana ideolojini oluşturan maddi veya manevi bir şeylere de aşık olabilirsin. Hatta bana göre aşık olmak, sevgiden de öte birşey."
"Görüşünü takdir ediyorum lakin sana bunu sorduğumu hatırlamıyorum."
Teyat, aynı huysuz ifadeyi koruyarak, tekrar cevap verdi.
"Benim için sadece aşk duygusu değil, her şeyin, tanrının bile üstünde tuttuğum şeyler, bana ait olan duygularım. Bu nedenle aşk duygusu bana yabancı olduğu için, benim için önemli olan duygularımı aşk duygusundan üstün tutuyorum. Bu benim tatmak istediğim duygular olsun. Veya önemsediğim bir takım şeylere karşı oluşan duygularım olsun. Veya benim için en önemli olan duygularım olsun. Bana göre duygular, bizi maddi ve manevi alanda herhangi bir eyleme geçirten baş faktörlerdir. Bu nedenle her şeyi, duygulara çarpıtırım. Örneğin ailene duyduğun sevgi olsun, veya özgürlüğe karşı düşkünlüğün olması veya yanlız kalmak istediğin için kendini uzaklaştırman veya daha fazlası."
Uzun bir düşünce sunumdan sonra Teyat, derin bir iç çekti.
"Ne mutlu bana bu saçma görüşümü anlayabildiysen."
Ortalıkta saniyeler içerisinde kısa bir süre sessizlik oluştu ki aniden Aaron büyük bir neşeli kahkaha patlattı.
"Hah hah, cidden, hayran kaldım. Görüşüne, düşünce yapına hayran kaldım. Saçma mı? Hayır hayır resmen beni anlattın biliyor musun? Evet, önemsediğim kişileri korumak için debelendim ama başaramadım. Özgürlüğüme hasret olup, senin gibi isyan ettim. Ama elde edemedim. Yanlız kalmak istedim bu yüzden kendimi bile kendime kapattım."
Aaron gözlerinden bir kaç damla yaş aktıp, yüzünde hüzünlü bir tebessüm ile ve burkulmuş ses tonu ile söyledi.
Aaron bu masumiyetini gören Teyat, şaşkınlıkla baktı.
"Bir sorun var mı?"
"Yok sadece benim için felaket olan nefretimin ve acımın kaynaklandığı o günü bir anlığına hatırladım. Ahh tamam , uzun bir laf kalabalığından sonra o özel anımı sana anlatmak için can daha da can atıyorum. O felaket ve nefretimin var olduğu günü."
Gözlerinden akan bir kaç yaş damlasını parmağı ile sildi.
Ve samimi bir büyük gülümseme sundu.
"Dinleyeceğini söyledin. Lakin senden bir isteğim var."
"Dinliyorum?"
"Nedense seni kendime benzettim. Şimdiye kadar konuşmalarımıza göre seni şimdiye kadar tanıdığıma göre özgürlüğüne düşkün olan. Ama bir yandan da sevdiklerini korumak isteyen. Ne iyi ne kötü birisi olarak tanımladım. Veya senin hakkında bilmediğim nice şeyler vardır bilmiyorum. Tamam, seni bu duruma, bu düşünce yapısına iten olay ne?"
İki haydut yürümeye, ikisinden birisinin ölümüne doğru yürümeye devam etti. Teyat, bu soru karşısında aklı karıştı. Çünkü soruya karşı ne, nasıl, ne gibi bir cevap verecegini bilmiyordu. Bilemiyordu. Küçüklüğünden, intihar edişine kadar bir insanın, suçsuz bir masum çocuğun tanrının bile yaşatmak istemeyeceği şeylerin bir kısmını yaşayan Teyat, bu sorunun cevabını veremedi.
Ama konuştu. Karmaşık bir duygusal derinlik ile, gözlerini ve başını Aaron'a doğru hafif eğerek, sanki benliğinde içsel ve derin bir sorgulama varmış gibi düşüncelerinin ağırlığını taşıyarak ve altında yatan hüzünlü bir tebessüm ile baktı.
"Hey Aaron boşver, ne dersin? Hadi bana o özel anını anlat."
Soğuk ve huysuz bir yüz ifadesine sahip olan Aaron, şuanda neşeli bir yüz ifadesi ile kendisine göre dost olarak gördüğü Teyat'a doğru samimi bir gülümseme attı.
"Tamam."
Düşüneceğim teşekkür ederim
Dostum özür dilerim de senden bir şey istevegim.
Senin Instagram veya DCn var mı? Ordan fikirlerimi sana sunup, değerlendirmek isterim istersen tabii
Yanii okuyucuma fikirlerimi ve bölüm içerisindeki hatalarim vs ile alakalı görüş dinlemek isterim tabii istersenn
Tabiii dostum müsait olduğum her an sana yardım etmek isterim discordu kullanıcı adım ustad7310 güzel bir maymun var profilde bulamazsan söyleyebilrsin
Attım, çok teşekkür ederim