Giriş
YAZ TAKIMI KRALİYET SARAYI: ASELA'NIN OFİSİ
Beyaz ve Emir yerde dizleri üstünde oturuyorlardı. Sessizlik hakimdi ve Asela camdan dışarı bakıyordu, biraz daha bekleyin.
İkisi de bu garipliğe bir şey diyemiyorlardı.
Asela arkasını döndü ve İkisine göz gezdirmeye başladı, şimdi ne sormak istiyorsanız biraz daha bekleyin.
Ciddi bir bakışı vardı ve onlara yukardan bir şekilde bakıyordu.
İkisi de bir şey diyemiyor ve öylece oturuyorlardı. Beyaz en sonunda hafif kaldırdı kafasını ve ona baktı, şimdi... Konuşabilir miyiz?
Asela onlara öylece bakıyordu ve Beyaz'a döndü, peki. Ne için gelmiştiniz.
Emir bu tavırlardan hiç hoşlanmamıştı bu yüzden direk konuya girdi, senin bedeninde bir anlaşmalı teknik olabilir mi ha?
Asela öylece bakıyordu ve kafasını çevirdi, mümkün değil.
Ama yüzü öyle bir şekil aldı ki yalan söylediği çok belliydi. Bunu anlamıştı Emir bu yüzden ses çıkarmadı.
Beyazda bunu anlamıştı ve ciddi bir bakış attı, yalan söylüyorsunuz kaptan hanım. Çok belli.
Asela göz devirdi ve üfledi, of. Tamam. Her neyse.
Emir ayağa kalktı ve kafasını hafif eğdi, bize nasıl böyle anlaşmalı teknik bedeninize girdi anlatır mısınız?
Asela gözlerini kıstı. sanki geçmiş gözlerinin önüne gelmiş gibiydi, babamı hatırlattınız. Çok bir şey bilmiyorum ama babamın anlattığı kadar sizi bilgilendirebilirim.
Beyazda kafasını eğdi, çok memnun oluruz.
Asela yine cama döndü ve anlatmaya başladı, soyumuzdan biri Maraka Aruma'yı görebilmişti. Bu da demektir ki o Cehennemin dünyasına gitmiş olabilir ve onu yüz yüze görmüş olabilirdi.
Derken Beyaz ve Emir Onun cehenemmin dünyasında olduğunu sadece kendilerinin bildiklerini zannediyorlardı, ne? Sen bunu nereden biliyorsun?
Asela omuz silkti, ee. Şey.. Bunu..Nasıl anlatsam ki. Birden böyle birşeyi siz sorunca... Söyleyi verdim.
Beyaz ve Emir şaşkındı ki bir şeyi anlamışlardı. Hatta Emir daha fazlasını bile anlamıştı.
Beyaz Emire döndü telaşlı gözlerle, Maraka Aruma herkesin zihninine o evrenden erişebiliyor mu?
Emir bir iç çekti ve ona hafif gülümseyerek baktı, asıl olayı anlamamışsın sanırım. Maraka bu bilgiyi bize vererek, hatta çoğu kişiye vererek onları kendi mührünün yanına çağırmak istiyor olabilir.
Beyaz ciddi bir bakış attı, bu düşünce zihninden silinmediğine göre her büyücünün oraya gitmesi onun için sorun değil.
Emir elini çenesine götürürken Asela ciddi bir bakışla söyledi, Maraka Aruma hakkında her şeyi anlatın.
Emir eliyle Beyaz'ı engelledi, ben anlatırım.
Emir cama yaklaştı ve Asela'nın yanında belirdi, uzun bir hikayeye hazır ol. Bildiğim her şeyi anlatacağım.
İblislerin dünyasında, yani şuan ki cehennemin dünyasında, eski adı farklıydı ama iblis ırkı silinince oraya cehennemin dünyası denildi. iblislerin evreninin aynı versiyonu oluşturuldu. Geliştirilmiş baskı büyüsünün 10 aşaması Tanrı mühür, Tanrı mühür tekniği geliştirildi ve Sadece bir kişiyi mühürleyebilmek için yeni bir evren var etti. Bu Evren sadece hedef kişiyi mühürlemek ve onu orada sonsuza kadar hapsetmek için kullanıldı. Maraka Aruma büyüsüz doğan bir iblisti. O zamanki iblis çağında hiç bir düzen ve bir şey yoktu. O düzensizlikte ezilip giden Maraka Aruma en güçsüzlerdendi ve büyüsüz doğduğu için kendi başına terk edildi. Maraka Aruma'nın güç sevdası bu yüzden başlamıştı. Ama bu gücü hedeflemesinin nedeni ezilmemekti. Var olan canlıların her birinden üstün hale gelmek istedi. Sadece ezilmemek için. Bunu hedefledi ama İblis ırkı çok geçmeden onu kendi evrenlerinden sürgün etti. İnsan Irkının olduğu bu evrene sürgün edilmişti. İnsanlar onun gibi görünüşlü birini ilk defa gördüğü için düşman olarak nitelendirdi ve onu yok etmek istediler. Maraka Aruma'nın güçlenme isteği devam ediyordu. Kaçtı ve kaçtı. Direnmeye kalkışsa da gücü yetmiyordu. İnsan ırkı onu arıyordu her geçen gün. Ama o bir şeyi daha öğrenmişti. 4 farklı enerji türü vardı ve insanlar en zayıf olan Saf enerjiyi kullanıyordu. O bunu anlamıştı. İblisler her zaman Şeytani enerji kullanırdı. Ama bizim evrenimizde Buna ulaşmak imkansızdı. İblis olmasına rağmen enerjileri barındırmayan Maraka, kendi ırkının olduğu evrene şeytani enerji ile dönme kararı aldı. Nasıl güçlendiğini ve ya neler yapıp da büyü kullanıldığı bilinmiyor ama Şeytani enerjiye kavuştuğunu biliyoruz. İnsan ırkı bunun bedelini ödemişti.
-Kendi ırkının onu tekrar sürgün etmesine karşılık onlara bir son hazırladı ve kendi ırkını evreniyle beraber yok etti. Ters geliştirilmiş baskı büyüsü tanrı mühür... Baskı büyülerinin ters versiyonunun kullanıldığını o zaman öğrendiler. Ve evren çöküp yok edilirken İblis ırkı da yok oldu.
Maraka Evren olmayan bir yaşam şeyinde kısılıp hayatta kalmıştı ve bizim evrenimize geri döndü. Ama beklemediği bir şey vardı, İnsan ırkı bunu unutmamıştı ve başka bir evrenden yardım istemişlerdi. Bu evrenlerde ki adamlar kendileri gölge diyorlardı. Yani gölge ırkı.
-Bu ırk İnsanlara yardım etmesine rağmen Maraka'yı yenemediler ve gölge ırkınının savaşçıları öldürüldü. Bunun üzerine gölge ırkı en güçlü savaşçılarını gönderdi. Taktik ve stratejik bir savaşta Maraka'yı 3'e1 bir savaşta mühürlemeyi başardılar.
Kılıcını başka bir evrene ve kendisini geliştirilmiş baskı büyüsü ile yeni bir evrene yerleştirdiler. Ama bu baskı büyüsünün mührü Maraka'nın gücüne dayanamıyor ve her geçen gün zayıflıyordu.
Bizim soyumuz Maraka'nın sürgün edildiğinden beri onun peşinde olan 2 soy arasından ve biz görevlendirilen son kişileriz. Maraka hakkında çok şey bildiğimiz için zihinlerimize anlaşmalı teknik yerleştirildi ve doğduğumuzdan beri bir şeyleri bilsek de biz onları bilmiyormuşuz gibi yaşamaya devam ettik. Bunu istemsiz yapıyorduk çünkü kendi zihnimizin bir köşesine bile erişimimiz yoktu. Bu yüzden Beyaz Kendi indirgenmesini 1 saniyeden uzun tutamıyor ve bende bu denli güçlü kılıcımın gerçek gücünü açığa çıkaramıyorum. Planı hatırlamamızı sağlayan anlaşmalı teknik bozulsa da yine de tekniklerimizi gerçek şekilleriyle kullanamadığımız için yine başka anlaşmalı teknik zihnimizin başka köşesini mühürlemiş durumda. Orada daha fazla bilgi ve ya onu yenmenin yolları olabilir ama Maraka zihnimizde ki o bilgilere erişemesin diye fedakarlık yapıldı. Zihnimizin o köşesinde ki bilgilere biz bile erişemiyoruz.
-Hikaye bu.
Asela dikkatlice dinlemişti, soyunuz tamamen kurgu ha? Urus kaptan bana söylemişti ama, buna pek inanasım gelmemişti. Sizler kurgu üzere doğdunuz. Sırf soyunuzda ki atalarınızın hedefine ulaşmak için.
Beyaz kafasıyla onayladı bunu, doğru.
Emir kendi yerde duran kılıcını eliyle gösterdi, kılıcım ise Maraka'nın gücüne ayak uydurabilsin diye özenle ve uzun süreler boyunca inşa edildi. Babamın kılıcıydı ve bana miras geçti. Herkes bir kılıç ile doğarken ben güçleri miras almıştım. Kara enerji böyle işliyor. Sizler kendinize has yetenekler kılıçlar ile doğarken benim soyum miras alarak güçlerini kazanır. Şu an zihnimin erişemediğim bölgelerinde çok sayıda bilmediğim özelliğim olabilir. Anlaşmalı tekniğe göre gerçek Maraka Aruma'yı gözlerimle görürsem erişemediğim zihin bölgeme erişebileceğim. Beyaz ile bir anlaşmalı tekniğimiz var. Gelecek zamanda kullanılmış bir teknik. Bizler öldüğümüzde ve ya başka bir şey olduğunda Benim zamana hükmüm bunu algılayarak gelecek zaman nasıl ölüyorsak o anı geri çevirecek. Refleks ve ya savunamadığım ve ya tekniği kullanamadığım bir savaşta otomatik olarak kendisi aktif olacak ve ölümden bir süre böyle kurtulacağız. Şu an kendimle ilgili tek bildiğim teknikler bunlar. Zaman ve mekana hükmetme.
Asela dikkatlice dinlemişti. Arkasını dönüp Beyaz'a baktı, ama yine de bu teknikleri tam potansiyelinde kullanamıyorsun değil mi? Zihninin tamamına erişmen gerek.
Emirde arkasını döndü ve Beyaz'a baktı. Bu sırada Beyaz onayladı, bu da doğru.
Asela yürümeye başladı ve biraz büyük ofisinin kapısına geldi. Kapıyı açtı ve çıkarken söyledi, bunları ardımcı kurucuya anlatacağım. Bunu istiyor musunuz?
Emir ve Beyaz kafalarıyla onayladılar.
Asela çıktı ve koridorda yürümeye başladı. Sıralı büyük lüks duvarlar ve kapıların ardından koridorun sonunda duran geniş bir kapı vardı. Burasıda yardımcı kurucunun ofisiydi.
Kapıyı çaldı ve söyledi, müsait misiniz?
Nazik bir ses, girebilirsin.
Asela kapıyı açtı. Yardımcı kurucu masasında oturuyordu. Onu görünce ayağa kalktı, bir sorun mu var?
Asela durdu kafasını eğdi, size anlatacağım bir kaç şey var ama önce çocukları görmelisiniz.
Emir ve Beyaz içeri girdiler ve kapıyı kapattılar. Beyaz öylece girmek istemedi, nasılsınız yardımcı kurucu bey.
Yardımcı kurucu gülümsedi, sen Emir olmalısın değil mi?
Emir hafif kaldırdı kafasını. Şaşırmıştı çünkü adını bilmesini beklemiyordu, beni tanıyor musunuz?
Yardımcı kurucu gülümsedi yine, evet. Tanıyorum.
Beyaz ciddileşti ve bir şey sormak istedi, bir şey sormak istiyorum. Belki böyle birini tanıyorsunuzdur. Kahin ile görüşmeye gittiğimizde...
Yardımcı kurucu gülümsüyordu yine, çay ister misiniz?
Beyaz eliyle direk reddetti ve konusuna devam etti, görüşmeye gittik. Ve bize birinden söz etti.
Yardımcı kurucu dinliyordu ve eliyle kanepeleri işaret etti, oturmaz mısınız?
Beyaz yine hayır diye işaret yaptı ve yine anlatmaya devam etti, belki tanıyorsunuzdur. Tehlikeli olduğu düşünülüyor. Ve yapacağı hamleler zombilerin kazanmasına yardımcı olabilirmiş. Belki adını bir yerden duymuşsunuzdur.
-OMAİ SCHNİTZA.
Yardımcı kurucu bir anda dona kaldı. Çok şaşkındı. Şaşkınlığını hiç gizleyemiyordu ve bunu üçü de görmüştü. Yardımcı kurucu endişeli bir gülümseme ile söyledi, aman aman. Bu ismi nerden duydunuz?
Beyaz ciddi bakmaya başladı, kahin söyledi. Öldürüldü ama yine de bize bir kaç şey söylemeyi başardı.
Yardımcı kurucu sandalyesine oturdu ve anlatmaya başladı, OMAİ SCHİTZA, şanslıları yok etmek isteyen örgütün günümüzde ki yöneticisidir.
Üçü de bunu artık öğrenmişti. Ve anlamışlardı. Artık örgütün başında ki nin ismini biliyorlardı.
.......................................
İlk yorum yazan sen ol!
Henüz yorum yapılmadı