-Efendim! çok ileri gitmek istemem ama... Yanınızda Beyaz'ı göremiyorum.

Beyaz bir kapı açıldı. Otomatik bir kapıydı. Bu sırada Bir tesisin koskocaman makineler ile dolu alanına geldiler.

-Doğru efendim. Onu almaya gittiğini sanıyordum. Kano size yerini söyledikten sonra...

Kapşonlu adam eli cebindeydi ve sakin hızlı adımlar ile yürüyordu. İçeri dalmış ve kendi ofisine doğru gidiyordu. Burası İsimsiz'in Laboratuvarına kıyasla devasa bir yerdi.

-Sizler ekip başlarının üstlerinin gerçek gücünü bilmediğiniz için böyle konuşuyorsunuz. Ama canımı o kadar riske atacak biri değilim. Şanslı biri olup ve ya olmamak. İş tamamen bu konuyla alakalı. gücünü soyundan alan ve bu kesimden olmayan hiç bir Ekip başlarının üstleri yoktur. Onlar sadece şanslı doğdukları için benden güçlü oldular. Ama bunu hakederek yapmadılar. Bizim kuracağımız bu dünya da şanstan yana kimsenin yüzü gülmeyecek. Herkes kendi emeğinin karşılığında güçlenecek. Büyü alemi sil baştan tekrar yazılacak. Bize bu hedefi başarabilecek bir denek lazım. İsimsiz'i seçtik çünkü geçmişi fazlasıyla acılıydı ve güçlenme potansiyeli bir o kadar açıktı. Ama madem büyü alemini yok etmek istiyoruz onun kadar güçsüz birini seçmemeliydik. Başından beri hem soylu hemde fazlasıyla acı çekmiş ve yine güçlenme potansiyeli olan kişiler vardı. Benim alanıma girmeyen bir konu ama hepsine bu örgüt acı çektirdi. Onları tarafımıza çekmekte benim görevim. Hayatları tamamen bizim eserimizdi.

-Ee. Başkanım o kadarını anlatmanıza gerek yoktu.

-E.e.e.evet... Sadece merak etmiştik.

Yerinde durdu ve aşırı öfke ile onlara baktı, sizlerin söz söylemeye hakkı yok! Anlattığımı dinlemek zorundasınız.

-Sabırla bekleyeceğim ve o üstlerinden olan kişinin Beyaz'ın etrafından gitmesini bekleyeceğim. Aşırı güçlü oluşu sinirimi bozuyor. Beni öldürebilir.

-haklısınız başkan. Şanslı şanssız ayrımı çok net bir haksızlık. Bu haksızlık önlenmeli. Gereksiz güçlü ve zengin hayatlar, sadece zengin ve ya güçlü bir soydan geldiği için onların oldu. Hiç bir emek sarf etmeden her şey önlerine geldi. Buna rağmen şımartıldılar ve önlerine geleni seçtiler. ama başka bir yerde çamurlu ekmeği yemek isteyenler bile var oldu. Bu dengesizlik düzeltilmeli.

Kapşonlu adam durdu. Hala ofisine kadar gelememişti. Kafasını kaldırdı. Göz yaşları içinde gülümsedi. Elini yukarı kaldırdı ve avucunu sıktı, Bu gereksiz hayatlar son bulmalı. İşte bunun için çalışıyoruz. Ve başarılı olacağız. Üzerimizde ki bu haksızlık, Herkesin üzerinde olmalı. Herkesi şanslı yapabilecek bir gücümüz yok. Bunun yanı sıra, herkesin şanssız olmasını sağlayabiliriz. Bir numaralı denek, İsimsiz. Başaracağına inandığım nadir bir denekti. Ama onun potansiyeli çok fazla ve cesurca büyü alemine savaş açtı. Namını henüz duyuramadı ama. Bir kaç krallığı ezdiğinde, yüksek rütbelere adını duyuracaktır.

-Ve her şey bittiğinde, Maraka Arumanın mührünü kırıp... Son olarak onu yok edeceğiz. bir varlık tanrı gücüne sahip olmamalı. Bu potansiyele sahip iki soyun insandan olması, onları gerçekten de ölümünün aciliyetini kanıtlıyor. Beyaz ve Kardelen soyu... Öldürülmeli. Bu sonsuz potansiyele sahip şanslı soylar bir bir katledilmeli. Ve artık yeni bir aile yadigarı olmamalı.

İnsan ırkı sınırlı kalmalı. Aksi halde aç gözlülüğe ve içinde ki kötü duygulara kapılan bu kişiler, Dünyanın sonunu kolayca getirebilirler.

-Güçlü biri değilim. Onlar kadar şanslı değilim. Onlar kadar çevik ve zeki olmayabilirim. Ama dünyanın dengesini değiştirecek adımlar atan benim. Piç şanslı şımarmış veletler, ellerimde çürüyerek ölürlerken. Büyük zevk alacağım.

-İşte bu yüzden İsimsiz'e bir fikir daha yükledim. Şeytani enerjiyi kazanmayı istemesi... Böylelikle 5. şartı tamamlamak için soykırıma bir bahanesi daha olacak. Soykırım sayesinde, İsimsiz bütün insan ırkını silecek.

Yürümeye başladı ve ofisine doğru yürümeye devam etti.

-Çok haklısınız başkanım.

Kapşonlu adam gülümsedi, bu uğurda gece gündüz çalışıyorum. Kano ile karşılaştığım anda, Ona inanç tekniğimi yedirdim. Ve isimsiz'e benzer bir hedef ile beynini sarmaladım. Artık o serserilik ve haydutluğun ardında bir hedefi olacak. Artık o işleri hedefi uğruna yapacak. İsimsiz ile yakınlaşmasını istedim ama kişilikleri buna el vermiyor. Bu yüzden, benim işim sabretmek. Ben gerekeni yaptım. Gerisini zaman gösterecek.

Ofisine girdi. bu sırada diğer altları içeri girmemişti. Kendisi ofisinde duran koca duvar aynasının karşısına geçti. Kapşonlu sweatını çıkardı. simsiyah hafif dalgalı saçları ve mavi gözleri vardı. Gözleri hafif sulanmıştı ama yine de aynaya bakmaya devam ediyordu. 1.70 boyundaydı ve 19 yaşındaydı. Eren ile aynı yaştayken... Kendi hedefine bu kadar odaklanması...

İnsanlar arasında ki hedeflerin büyük bir farkı.

-Bu uğurda gece gündüz çalıştım. Çalışmaya devam ediyorum. Bütün insanlar bizi kötü olarak görüyor. Ama dünyanın dengesizliğine boyun eğdiler. Bu dengesiz adaletsiz dünyanın içinde yaşamayı ve bu olanlara göz yumdukça normalleştirdiler. Kör oldular. Biz bu körlüğün sonunu getireceğiz. İnsanlardan Şımarmış ve zorbalık yapan. Birbirini aşağılayan Ve ya başkasının zorunlu olan şeyi soylu birinin kendi isteğince onu reddetmesi.

-Çamurlu ekmeğe muhtaç olan insanlar varken, annesinin sıcak yemeğini bile yemeyip sürekli yemek seçerler. giydikleri kıyafetin renklerine kadar ayırırlar ki ona muhtaç olanları düşünmezler.

-SİZ İNSANLAR! ÖLÜME LAYIKSINIZ! SAYEMDE BU DENGESİZLİK SON BULACAK. SAYEMDE, HER BİR KİŞİNİN EŞİT VE ADALETLİ DÜNYA DA YAŞAMASINI BEN SAĞLAYACAĞIM!

Ofisinin içinde duran küçük bir masasına oturdu ve tuşlu masa telefonunu eline aldı. Kulağına götürdü ve sinirli bir bakışın ardından telefonda ki kişiye söyledi, hazırlıklar tamam mı? İsimsiz'in kozu olarak Eren'i seçmesi ve Bu kozu kullanmak için onun ailesinin kullanılması.

-Bombalari yerleştirdik efendim. Geriye sadece tuşa basmak kalıyor.

Telefonda ki kişiler Eren'in ailesinin evinin etrafını bomba ile kaplamışlardı. Sessiz adımlar ile evden uzaklaşıyorlardı. Gecenin bir vaktiydi ve uzaklaştıkları zaman normal sesleri ile konuşabildiler.

-Bütün hazırlıklar tamam. İsimsiz'in hedefi uğruna gizli yardımlar ile onu yücelteceğiz. Ve bizi temsil etmesini sağlayacağız.

Kapşonlu adam hafif gülümsedi, dengeli bir dünya için küçük adımlar. git gide büyüyecekler.

telefonu kapattı ve planın hazır olduğunu onayladı. masanın üzerinde duran küçük kırmızı tuşu eline aldı. Bu tuş bombaların patlamasını sağlayacak olan bombaydı. Ama Eren'in şu an o evde mi yoksa o evde olmadığını bilmiyordu. Ama onu araştırdığı için hep tek yaşadığını bildiği için onun tek yaşayıp bu evin içinde olmayışına ikna oldu. Baş parmağını kaldırdı

-Hehe. haaahahahaha. HAAAAAAAHAHAHAHAHAH. BUM!

PPPPPPPPPPPPPPPPPPPOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOFFFFFFFFFFFFFFFFFFFFFFFFFF!!!!!




novebo yorum yok

İlk yorum yazan sen ol!


Henüz yorum yapılmadı

Novebo discord sunucusu