İsimsiz ve Cevahir göz göze geldi. Cevahir dik dik bakıyorken İsimsiz hafif gülümsedi, Ne oldu Cevahir?

Cevahir tersledi, sana güveneceğimi sanmıyorsun değil mi? Yanlış düşünmüyorum. Her an arkadan saldırabilirsin gibi bir şey bekliyorum senden. Belki de beni daha rahat yenebilmek için böyle bir yalan uydurdun.

İsimsiz bir nefes çekti. Emir'e döndü, Her yer harabe oldu ha? Ağaçlar ve orman yerle bir edildi. Bunu geri getirebilir misin? Bu koca alanda Zaman algısını geriye çevir.

Emir çok ciddi ve soğuk bir tavırla söyledi, seni dinleyeceğimi mi sanıyorsun?

İsimsiz ciddi durdu, anlıyorum. Sizin gibiler canlıları önemser sanıyordum.

Emir tersledi, Önemsediğim tek canlı kendimdir. Başkalarının bir şeyleri yıkması beni rahatsız etmiyor.

Armen bu sırada araya girdi, Belki de ergen olduğun içindir.

Emir tersledi, Kapa çeneni.

İsimsiz elini uzattı ve onlara bir davet çağırısı yönlendirdi, Neden bir safkan olmuyorsunuz? Safkan olun. İmparatorlar.

Armen ve Cevahir bu kelimeye şaşırdılar.

İsimsiz gülümsedi, Büyü alemini değiştirmek isteyen biriyim ve bu değişimin sonunda her bir büyücü ölümle yüzleşecek. Ve sizi savaşınızda gördüm. Şanslı kısımdan biraz ayrıldığınızı düşündüm. Ve Büyü aleminin şanssız olarak en güçlü olanları. Benim gözümde imparator olacak. Başlatacağım savaşta hayatta kalan büyücüler İmparator olmaya layık olacak.

Cevahir tersledi, Sen savaş başlattığında, Bu savaş bizden yana çok avantajlı olur biliyorsun değil mi?

İsimsiz bir iç çekti, Bunu savaşırken göreceğiz. Ayrıca biraz kulak misafiri oldum. Ve karar verdim. Maraka'nın kılıcını hiç bir canlı yaklaşamaz. Bu yüzden şeytani enerjiye 5 şartı tamamlayarak sahip olacağım.

-gözünüzün önünde 2. şartı açıklıyorum.

Armen ciddileşti, Bu imkansız. Birinci şartı yerine mi getirdin?

İsimsiz gülümsedi, Zekisin Armen ve bunu sen savaşırken gördüm. Her neyse.

İsimsiz Armenle konuşurken gözü ile Emir'e bakıyordu, Sen çok güçlü bir kara enerji kullanıcısısın. Bu güç senin gücünü karanlığa evirmiş. Şu an bununla baş etmem imkansız.

Cevahir eliyle işaret etti, Yalancı. Hestavia yaratığının gücünü kendine aktardın.

İsimsiz dik baktı, Konuyu dağıtma.

-Güle güle. Emir Kardelen.

Ve evet. 2. şartı söylemek yerine, Sadece göstererek anlatacaktı.

-Lanetli indirgeme: LANETLİ LABORATUVAR!

FFOOĞĞĞŞŞŞŞŞ.

Herkes ciddi bakıyorken Laboratuvar'ın oluşması yaklaşık iki saniye sürmüştü ki bir ses çok şiddetli bir şekilde duyuldu.

-Emir. İNDİRGEME KULLAN!

Geç kalmıştı. Kapanan iki indirgeme art arda açılamayacağını düşündüğü için kendi gözünde imparator olarak gördüğü iki kişi, Etkisizdi.

Baskı gücü devre dışı ve Emir savunmasız. İsimsiz kılıcını enerjiden oluşturdu.

( Kılıcını aktif etmeden indirgeme açtı.)

Laboratuvar'ın içindeydiler ve burası 2100 yılında olabilecek bir dizayna sahipti. O kadar gelişmiş ve üst düzey teknolojilerdi ki bunları hiç görmemişlerdi.

isimsiz bir anda ortadan kayboldu ve Emir'in yanında belirdi. Saldırı pozisyonundaydı ve Koyu yeşil renginden enerji fışkırtan enerjisi ile Emir'in kellesini hedefledi. Emir kılıca davranacakken...

Fışşkk...

Herkes dona kalmış ve en çokta Beyaz donuk bir şekilde bakıyordu.

Beyaz kelime söyleyemedi. Emir'in kellesini yerde öyle görünce hiç bir şey söyleyememişti. Çok sarsılmış bir duyguyla İsimsiz'e baktı.

İsimsiz Beyaz'a döndü. Bu sırada kılıcı enerjiye dönüşüp gitmişti. Sırıtıyordu. Beyaz O sırada tek bir şey söyledi.

-ÖLDÜRECEĞİM!

Çok soluk ve kinli bir şekilde söylemişti ama şu an elinden bir şey gelmiyor gibiydi. Emir'in kellesini yerde öyle görünce aşırı sarsılmıştı.

Cevahir çok hızlıca İsimsiz'in dibinde belirdi ve kılıcını ona savurdu.

isimsiz elini kaldırdı ve kılıcı eli ile tuttu.

Cevahir buna şaşırmıştı,

İsimsiz şu sözleri söyledi, Lanetli Laboratuvar: birinci form: Uyum!

Cevahir hızlıca geri çekildi. Armen çok oralı olmamıştı ama Cevahir ve Beyaz sinirle bakıyordu.

İsimsiz bu sırada hafif sırıtıyordu, artık ikinci şartı öğrendiniz. Kara enerji taşıyan bir bedenin ölümüne sebep olmaktı. Bunu da hallettiğime göre.

Cevahir Beyaz'a baktı. Beyaz'ın saldırı yapacağını düşünüyordu. Hemen söyledi, DUR! Beyaz. Yapma.

Beyaz ters ters baktı. Hafif göz yaşları vardı, Nasıl yapmamamı söylersin? Emir'i görmüyor musun? Öldü! Öldü. Öldü.

Cevahir bağırdı, Aptal. Uyum başlattı, hiç bir şey artık onu etkilemez. Boşuna saldırma. Dur biraz düşünelim.

Beyaz bağırdı, Sen ne diyorsun lan? Durmak mı? Bir saniye bile durmayacağım.

-KARA ZİNDAN!

Beyaz'ın etrafını kara zindan çevreledi. Bu sırada Cevahir şaşırmıştı ve Armen'e baktı. Armen sigarasını içerken söyledi, Can sıkıcı.

Ayağa kalktı, evet anlamıştım. O kara enerji çocuğun benim akrabam olduğunu ve zaman algısı muhabbetindende 1. dereceden akraba olduğumu anladım. Ama önemi yok.

Beyaz çok sinirliydi ve bu düşüncelere sahip olan Cevahir ve Armen'e çok kızmıştı. Hemde her ikisi de onu yenebilecek düzeydeyken. Ama İsimsiz'in planlı çok iyi gitti.

Armen'in amacını biliyordu. Cevahir ile savaşırken Armen'in gücü Cevahir'e indirgeme başlatmaya zorlayacağını da düşünmüştü. İkisinin indirgemelerini kapatması gerekiyordu ve bu ana kadar bekledi. Aslında. kendisini tehdit eden kayıp krallığı umursamıyordu. Güçleri dengesiz olan safkanları çoktan bu işi halledebilirlerdi. Asıl amaç zaten sadece kraldı ki o da kolay düşerdi. Her şey bir elbise gibiydi. Asıl amacını örtüp saklayan bir elbiseydi. Kendisine gelen tehdit ile ilk planını bu şekilde yönlendirmişti. Kendisi indirgeme açmışken art arda kullanılamayacağını bilen İsimsiz Korkmadan Her ikisinin de kendisine saldıramayacağını biliyordu. Ve planı mükemmel gitti.

İsimsiz enerji biçimleme ile tahtını oluşturdu ve oturdu.

İsimsiz devam etti, Cevahir. Çocukları umursama. Gücüne odaklan. Yapabileceklerine. Seni. bana hizmet etmeye davet ediyorum. Aksi halde indirgeme kullanamayan sizler ve kız kardeşin acı bir şekilde öldürüleceksiniz.

Armen sigarasını çıkardı ağzından, doğruyu söylüyor Cevo. İndirgeme başlatamayız. Onun indirgemesi var ve Uyum kullandı. Sanırsam bu uyum alanda ki her bir büyü saldırısına karşı bağışık olmasını sağlıyor. Etkisiz elemanız. Dediğini yapalım.

Cevahir çok sinirle bakıyordu, Kız kardeşimi kullandığına çok pişman olacaksın.

İsimsiz sırıtarak bakıyordu, Yanlış cevap. Soruma sadece evet ya da hayırı kabul ediyorum.

-Büyü aleminin içinden geçecek imparatorlar olmaya layıksınız. Bana katılanlar Bana hizmet etmekten daha çok, Birer imparator olacaklar. Büyü alemi şekillendikten sonra Kurucu makamının daha da üstü, Tarihte anılan imparatorlar olacaksınız. BÜyü alemi şekillendikten sonra hepiniz bu yetkiye sahip olacaksınız. Ekibin amacı Büyü aleminde ki şanslıları yok etmek ve Maraka Arumayı yenmek. Kabul ediyor musunuz?

Armen elini kaldırdı, Sorun değil.

İsimsiz Cevahir'in egosunu kullanmak istedi, Ne diyorsun Hiçliğin Tanrısı? En iyi olmayı hedeflemiyor musun?

Cevahir sinirle bakıyordu, Başka çarem yok galiba ha İsimsiz?

İsimsiz sırıttı ve Cevahir söyledi, Kabul ediyorum. Ama kız kardeşim ve kendim için.

Beyaz için bu kelimeleri duyduğunda bitmişti. Kendi kendine düşündü Çaresizce, Kabul mu etti? Kabul etti. Nasıl? NAsıl ona katılmaya cüret edersin? Nasıl? Cevahir!

İçinden konuşuyordu ve yaşama sevinci olan en iyi arkadaşını kaybetmişti.

Beyaz çok soluk ve anında parlamaya başlayan bir elmas gibiydi şu an. Aşırı öfkeli ve bir o kadar ağlamaklıydı. Ve bağırdı.

-Nasıl Kabul edersin LAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAN!

Cevahir sessizce bakıyordu. Bir şey diyemedi.

Beyaz göz yaşlarına boğulmuştu, neden? neden? Benden ne istiyorsunuz? Hayatım boyunca kaçıp durdum. Ölmemek için. Ailem tarafından terk edildim ve katledildiler. Ve şimdi, Yakın arkadaşım öldü. En güvendiğim insan, Düşmanımın safına geçti.

Beyaz kafasını kaldırdı ve İsimsiz'e baktı, Seni yok eden ben olacağım. İSİMSİZ! O gün gelecek. Sen ve ekibini yerle bir edeceğim. Her birinizi yok edeceğim.

İsimsiz çokta sallamamıştı.

Armen çoktan ekip havasına girmişti. Beyaz'ı eliyle gösterdi ve bu sırada dumanı üfledi, Öldüreyim mi?

İsimsiz sırıttı ve ayağa kalktı. Tahtı enerjiye dönüşerek yok oldu, Gerek yok. Dediklerini yapabilecek bir kapasitesi yok. Sizi kendi mekanıma götüreceğim. İmparatorlar.

Ve başka bir ses.

-Saf indirgenme.

Cevahir , İsimsiz ve Armen donuk gözlerle bakarken İsimsiz sakin bir dille söyledi, İmkanı yok.

-GERİ BESLEME.

Yer çatlamış ve içinden beyaz ışıklar ile parlayan bir sütun çıkmıştı. Sütünun çatısı beşgen şeklindeydi ve ortasında ise bir göz vardı.

Ama...

Sütun çatlamaya başladı. Beyaz'ın Gözlerinde kanlar akmaya başlamıştı. Kılıcı hala ters duruyordu ve neden yapamadığını anlamaya çalışıyordu.

İsimsiz sırıttı, Senindir. Cevahir.

Cevahir çok isteksizdi ama yaptı. Ona doğru ileri atıldı ve sert yumruğunu ona geçirdi.

Poff.

Beyaz arkasında duran Sütuna çarpmış ve sütun başına yıkılmıştı. Cevahir sinirle Beyaz'a bakıyordu. Bu sinir aslında İsimsiz'eydi ama Kız kardeşi için , İsimsiz'in tarafına geçmeyi göze aldı.

Beyaz baygındı ve başı kanamıştı. Burnundan kan gelmiş ve Öylece yatıyordu.

-Üzgünüm. Beyaz. Her şey kız kardeşim için.

Kısık bir ses duymuşlardı. Hepsi arkasını dönüp gitmek istedi. Beyaz kısık sesini biraz daha arttırdı ve bu ses onlara ulaştı.

-Seni affetmeyeceğim. Cevahir kaptan.

Cevahir umursamadı ve yürümeye devam etti. İsimsiz bu sırada Cevahir'i izlemişti ve ondan görmek istediği tepkiyi gördü.

Armen bu sırada söyledi, Şimdi ne yapıyoruz?

İsimsiz gülümsedi, Pek bir şey değil. Önce mekanıma gideceğiz.

Beyaz zarda olsa ayağa kalkmıştı ve Kılıcını tuttu. Hızlı bir şekilde ileriye doğru fırlattı. Bu sırada Cevahir arkasını dönüp kendi kılıcı ile karşılık verdi. Havada ki kılıç parçalara ayrıldı ve yere düştü.

Cevahir kılıcını enerjiye dönüştürdü, dediğim gibi Beyaz. Kız kardeşim için her şeyi yaparım.

Beyaz çok sinirle bakıyordu. Ve aklına bir fikir geldi. Bu fikir yüzünden onları daha durdurmak istemedi.

Cebinden telefonu çıkardı. Kanlar içindeydi ve çaresizce yürümeye başladı. Telefonu kulağına tuttu ve diğerlerine göre Ters tarafa yürümeye başladı.

-Alo!

Beyaz göz yaşları vardı hala, Asafel. Cevahir'in kız kardeşi yanında mı?

-Evet. Neden ki?

- Bana adresini atar mısın? Ona bir şey söylemem gerek.

Asafel reddetti, hiç bir erkeğe adresimi verecek değilim. asıl niyetini söyle. Hadi.

Beyaz sinirle kapadı telefonu ve yere fırlattı, APTAL KADIN!

Beyaz çaresizce yine oturdu. Bir iç çekti. Ve yağmur yağmaya başladı. Hava soğuktu ve üstü başı yıpranmıştı. Ateş yakması gerekiyordu. ama yine yağmur ateşi sönüdürdü. Ve yağmur şiddetlendi. Işınlanma kullanmayı bilmeyen Beyaz hiç bilmediği bir alanda mahsur kalmıştı. Kısacası bu dünya da kaybolmuştu. Çünkü En son Armen'in alan manipülasyonu ile yerleri değiştirilmişti ve şu an nerede olacağını hiç bilemezdi.

- Böyle hayatı reddediyorum.

Kısık bir sesi vardı ve kendi kendine konuşuyordu, Ölmeliyim.

hiç yaşama hevesi yoktu. Yere uzandı, Lanet olası hayat. Ne yapmalıyım? Ne yapmalıyım?

---

---

İlk yorum yazan sen ol!

Henüz yorum yapılmadı