Kano gülerek baktı, hehehe. İyi biliyorsun he? Her neyse. Size anlatmak istiyorum. Gi Hanzo'dan nasıl kurtuldum.

Giray ve kız öylece bakıyorken Kano sırıtıyordu. Giray en sonunda söylemek istedi, o kim?

Kano bir anda ciddileşiverdi, şaka mı yapıyorsunuz? Onu tanımıyor musunuz? 10 imparatordan biri olan korsanlar kralının adamlarının bir tanesi.

Giray somurttu, şu an arada ki ilişkinize ben daha yakınım. Yani bunu bilmemizi mi bekliyorsun?

Kano geçiştirdi, her neyse. Servetin sende değilse, aracı nerede? Onu bulabilirim.

Kız öylece bakıyordu. O da eninde sonunda anlamış gibiydi, Giray gelmeden yatağımdaydı. Onu gördüğü gibi, puff. Bir anda gidiverdi.

Giray bunu duyunca şaşırmıştı, puff, gidiverdi de ne demek? Işınlanma kullanabiliyor mu?

Ters ters baktı. Bu sırada başka ne olabilirdi der gibi bir düşüncesi vardı, sence?

Kano ciddileşmek istedi. Çünkü servet ortada yoktu. Buna biraz bozulmuştu. Yüksek sayıda transferin servet olduğunu sanmıştı. Ama merak ettiği bir şey daha vardı.

-Ekipmanların kaça patladı. Şeytani enerjiye sahip ekipmanı da nereden buldun?

Giray sırıttı ve içinde ki en iyi suikastçı gururunu yükseltti, ne sandın? Çevrem çok geniştir.

''Bak bu komikti'' dedi gülerek. Aslında bu doğruydu, ne kadar tuttu?

-Bir trilyon dolar, günümüzde 33 trilyon türk lirası ediyor.

-HEEEEEEEEEEEEEEEE? SENİN SERVETİN BU KADAR FAZLA MI?

Giray yürümeye başladı ve yerde ki cesedin üzerine basarak kapıdan çıktı, görüşürüz aptallar. Gerçi görüşmemize gerek kalmayacak.

Giray'ın çevresi çok genişti. Bu yüzden çok tanıdığı var ve telefonları genelde boş durmuyordu. Ondan korkan bir sürü insan ve mafya vardı. Çünkü en umulmadık ekipmanları bile bulabiliyordu. Telefonu çalmaya başladı. Koridorda yürürken telefonu çalmıştı yine. Elini cebine attı gülümseyerek ve telefonu açtı, alo?

- KOOOŞŞŞŞ!

-Ha? Sen aracısın. Ne oldu?

-Zombiler bastı. Zombiler angaryamı bastılar. Acilen gel. Ekipmanlarının şarjı olması lazım değil mi? Bastılar yetiş!

-Ne anlatıyorsun lan sen? Hiç bir şey anlamadım.

Derken hızlıca ve nefes nefese konuşuyordu, depomu bastılar diyorum. Neden anlamıyorsun? Konum atacağım yere ışınlan. Çabuk!

Somurttu, üzgünüm şarjları bitti.

Duraksamıştı. Bir süre konuşmadı. Ama aklına bir fikir gelmişti, peki bu zaten sana vereceğim paraydı. Gelmek istemiyorsan paranı alamazsın.

Giray mal gibi kalmıştı ve direk bir çözüm bulmak istedi. Aklına sadece Kano geliyordu. Arkasını dönüp koştu ve yatak odasına girdi.

Kano bu telaşı anlamamış gibi bakıyordu, ne oldu?

Onun yakasına yapıştı ve telefonunu açıp gösterdi, çabuk buraya götür bizi.

Kano ne olduğunu anlamamıştı ama anlaşma yapılabilir bir pozisyon ve kendisinden istenilen bir istek vardı, servetinin yarısını verirsen bunu yaparım.

Giray bunu sevmemişti ve direk konuya girdi, aracım deposunun basıldığını söylüyor. zombiler tarafından.

Kano arkasına döndü ve çok ciddi bir bakış attı, zombiler depo basmazlar genelde. Zombileri yönlendirirsek iki kişi var ve biri zombilerin kralı. Zombilerin kralı mühürlü ve para istemediği şeylerini düşünürsek geriye tek bir seçenek kalıyor.

-İMKANSIZ. ONU ÖLDÜRDÜM VE EMİNİM. Aletim lanet enerjisini algılayamadı.

Kano sırıtarak söylemek istedi, hah? Ne yani aletin lanet enerjisini algılamadı diye onu öldürdüğünü mü zannettin?

-He?

Kano biraz sinirlenerek söyledi, aptal olma. Safkanlar enerji kaynaklarını gizleyebilirler. Seni fena yemişler. İsimsiz seni parmağında oynatıyor.

Bir telefon geldi Kano'ya. Kano telefonu çıkardı ve baktı. Bunu görmüştü ve direk Giray'a tutarak söyledi '' al bak. Seninki arıyor.'' Kano öylece bakıyorken telefonu açtı, yaşıyor musun len?

İsimsiz bu tavırı biraz komik bulmuştu. Ama bozuntuya vermedi, ilgili şahıs dinliyor mu? İki çift lafım var. Ya da nerede olduğunuzu söyleyin. Geleceğim.

Kano düz bakıyordu. Duygu değişimi fazla gibiydi, peki. Gel. Konum atıyorum.

Konumu attı. İsimsiz bunu görmüştü ve direk bu alana ışınlanma kullanarak belirdi.

Cama biraz yakındı. Etrafına baktı, yatak odası olmasını beklemiyordum.

Giray sinirle bakıyordu bu esna da. Başarısız olması onu çok sinirlendirmişti, sen nasıl yaşıyorsun?

İsimsiz gülümsedi, itiraf edeyim. Çok iyi oynadın. Ama yetmedi. İnsanlar sınırlarını bilmeliler, ve hadlerini aşmamalıdırlar. Bu senin sonun olabilir.

Giray savunma pozisyonu aldı ve söylemek istedi, beni öldürmek istiyor musun? Pislik büyücü. Büyü gücünüz var diye, şıp diye ışınlanabiliyor ve adam öldürebiliyorsunuz. Bu dengeyi bozan sizsiniz. Ne diye hala denge koymaya çalışıyorsun. Bu dengeyi bozanlardan biri de sensin.

İsimsiz gülerek baktı, ben şanslı doğmadım. Şu an güçlüysem çektiğim acılar sayesindedir. Kendime deneyler yapıyorum. Sizler daha deneyin ne olduğunu bilmezken ben kendi vücudumla oynayabiliyor ve DNA'mı değiştirebiliyorum. Ben kendimi geliştiriyorum. Peki sen neden ağlıyorsun? Emek sarf etmedikten sonra laf etmesi çok kolay, siz insanlar nankörsünüz. Denge dediğin benim sayemde sağlanacak bir şey değil. Ben sadece devrim getirip bu dengesizliği yok etmek istiyorum. Bu dünya da büyüsüz doğanlar varken büyü ile doğanlar var olmamalı. Doğru, elini şıklatarak gücünü kullanırlar ve ölümlere neden olurlar. Ama ben bunlar ile de doğmadım. Ben bir denektim. yıllarca üzerimde deneyler yaptılar. Başarısız deneyler insan bedenlerini çökertiyordu. İlk deneyin başarısızlığında çoğu veledin öldüğünü bile gördüm. Sayamadığım kadar başarısızlığa rağmen ben hayattan ümidimi kesmedim ve tek seferde ölenlerin aksine...

- Ben yaşamaya devam ettim. Acıları unuttum ve bu acılara sadece güçlenmek için sabrettim. Ve planlarıma devam etmek için ben deneyler yapmaya başladım. Başka insanlar bu acıyı çekmemeli diye düşündüm. Ve başarısız deneğim olmadı.

Giray'ın siniri biraz geçmişti, ne yani neden geçmişini anlatıyorsun ki?

İsimsiz gülümsedi, deponuzu bastım. Zombiler her bir parayı yırtıp yok ettiler. Bu böyle son bulmayacak. Artık kitlesel devrim yapacak kadar zombiye sahibim. Kralın bana vadettiği zombilerin dışında kendi zombilerimi de üretmeyi başardım. Savaş daha yeni başlıyor. Zombilerimi her bir yana salacağım. Ve çaresiz insanların teker teker ölümleri, beni daha da heyecanlandırıcak.

Kano teker teker dinlemişti. Gülümsedi, öyle mi? Bu çok umrumda değil. Bu odada bir hain, bir suikastçı, bir korsan ve birde safkan var. Kime ne anlatıyorsun? Kim sikler bunları?

İsimsiz öylece bakıyordu. Aslında bu çok doğruydu.

Kendini bir düzeltti. Takım elbisesini biraz düzeltti yine, doğru diyorsun. Her neyse.

Ama bu sırada kız direk söylemek istedi, sen korsan, sen safkansın. Giray suikastçıysa, ben mi hainim?

Giray somurtarak baktı, zihninin buna yetmesine şaşırdım.

Kız direk terslemek istedi, sen kısa kes. Hainliğimi anlamayan köre ne demeli?

Giray yanına geldi ve belinden kavradı, ama sana hala aşığım. Denemekten vazgeçmem bilesin.

Kano omzuna dokundu bu sırada. Kaşlarıyla işaret yapıyordu, gittiğin yol yol değil haberin olsun.

Giray asıl mevzuya geri döndü, bu arada, paranın nerede olduğunu nereden bildin?

İsimisiz hafif sırıttı. Çünkü birazdan söyleyeceği şeye en uygun yüz ifadesi buydu, çünkü seni ben tuttum.

-He?

İsimsiz gülümsedi, biraz ortadan kaybolmam gerekiyordu. Pek biraz gibi olmadı. Kano gibileri yüzünden planım bozuluyor. öldüğümü gören kraliyet kaptanları planlar yapmaktan ve beni durdurmaktan vazgeçecekti. Ben planlarımı ilerletirken onlar öldüğümü düşündüğü için bu işe kalkışmayacaktı. Zihinlerini manipüle edip buna iyice inandıracaktım. Ama görüyorum ki Kano buraya gelmiş. Ve anlamış.

-Bende dedim, fazla uğraşmaya gerek yok. YIKIP YOK ET. Artık tarzım bu.

''Madem gizlenemiyorum. Her şeyimle kendimi açığa çıkaracağım. Kralı öldürseydim şıp diye bütün zombileri ele geçirirdim. Ama yine bunu yapamıyorum. Herifin baskılanması neredeyse Maraka kadar. Yanına yaklaşılmıyor. Bu yüzden aşırı baskılanmaya sahip, en az kral kadar olan bir safkan daha yaratacağım. Böylece onu indireceğim.

Giray şaşkındı. İçinde gizleyemedi, zombilerin kralı mı? Nasıl biri?

Kano güldü. Bunu söylemek için direk atlamıştı, 5 gözlü bir yaratık gibi. Başarısız deneyler onu mutasyon geçirttiği söyleniyor. Bu gizli örgütün ilk yöneticisi fazla salak herhalde. Hiç bir şeyi başaramamış. Sadece adı duyuldu.

Kız bir güldü bunu duyunca, hıh. O da bir şey mi? Şuanki örgüt yöneticisi de bir işe yaramıyor. Tehlikeli sanıyorlar ama o kadarda tehlikeli değil.

Giray gülümsedi ve ona baktı, beraber mafyaları yönetelim sevgilim. Ne diyorsun?

-Bizden olmaz diyorum. Boşuna öyle bakma.

Dik dik bakmaya devam ediyorken Kano yüzünü çevirdi ve gözlerini kapattı, gözlerim kanamaya başladı.

İsimsiz cama döndü, sanırım paranın yok edilmesini fazla umursamıyorsun. Çok ilginç. Buraya gelirken yüzünde ki ifadeyi düşünüyordum. Şaşırdım doğrusu.

Kano gülümsedi bunu duyunca, ne o? Zihnini okumadın mı?

İsimsiz garip bir şekilde baktı. Düşünür bir bakış attı. Bir o yana bir bu yana baktı, yok. Okumadım.

Giray kılıcını gösterdi, benimde bir kılıcım var. Kralı indirecek bir baskılanmadan söz ettin. Bu konu da deneğin olabilirim.

İsimsiz hafiften sırıttı. Çünkü başka bir şey düşünüyordu, garip. Ben kızı yaparım diye düşünmüştüm. Zekasını sevdim. İnsanları kullanmasını da.

Giray elinyle durdurdu onu, hayır. Onu deneğin yapamazsın.

Kız tersledi, sanane be? Buna sen mi karar vereceksin. Ben kendimi savunabilirim.

Giray gülümsedi'' peki güzelim. Yap bakalım. Karşında bir safkan duruyor. Ne yapabilirsin ki?'' Bundan rahatsız olmuştu, yüzünü çevirdi. Giray elini onun çenesine attı ve kendine bakmasını sağladı, ne yapıyorsun?

Giray biraz daha gülümsedi, sana bakıyorum.

İsimsiz onların yanına gelip eğildi. O da gülümsüyordu, iyimser tavırlarınız bitti mi? Çünkü ne olursa olsun onu alacağım.

Giray arkasına döndü ve onu korumaya çalıştı, neden o? Beni yap.

İsimsiz biraz sırıttı, ona deney yaparken işkence çektiğinden bizzat ben emin olacağım.

''ne?'' Dedi şaşırarak. Giray daha soğuk bakıyordu, ne diyorsun sen?

İsimsiz Kano'ya döndü ama onda bir tepki yoktu. Geri onlara baktı, evet. Beni öldürmeye çalıştınız. Yerinizi bilmeliydiniz.

-LANETLİ LABORATUVAR!

ffoğğşşş.

Etraf değişiyor ve parçalar birleşiyordu. Yavaştan oluyor ve çoğu malzeme kendi kendine birleşiyordu. Bu birleşme biraz uzun sürüyordu. Ama onlar ne oluyor lan diye düşünüyordu. İlk defa yarım indirgeme tekniği görmüşlerdi.

Teknik tamamlandı ve 2100 yılına ait laboratuvar aktif oldu. Etrafın değiştiği için fazla şaşkınlardı.

Gülümsedi. Ve çok içten söyledi, DENEY DÜNYAMA, HOŞGELDİNİZ!

.....................

---

---

İlk yorum yazan sen ol!

Henüz yorum yapılmadı